Ateizm Hakkında Bir Önyargı

Forumumuza gelen inanclilarin pek cogunda ateizm ve ateistler hakkinda bir onyargi var. Ateistlerin "Evren nasil olustu", "Hayat neden var ve nasil basladi", "Hayatin amaci var midir", vs. gibi sorulara cevap vermek zorunda oldugunu dusunuyorlar.

Kendilerini sasirtacak cevabi vererek soze baslayalim once: Ateistlerin bu sorulara cevap verme zorunlulugu yoktur. Ateist olmak icin bu tur sorulara cevap vermis olmak sart degildir.

Bu, bu tur sorulara ateistlerin hicbir cevabi olmadigi, ateistlerin bu konulari gormezden geldigi, vs. anlamina gelmiyor. Aksine, cogu ateist bu sorularla cok ilgilidir ve pek cogunun bu tur sorulara kendi yaptigi arastirmalar neticesinde verdigi birtakim cevaplar vardir.

Fakat isin onemli kismi ve foruma yeni gelen inanclilarin anlamasi gereken kisim, bu sorulara cevap vermek ile ateizm arasinda bir iliski olmadigidir. Bir kisi, teorik olarak, bu tur sorulara hicbir somut cevap vermeden de ateist olabilir.

Bunun nasil olduguna gelmeden once, biraz daha bu beklenti ve onyargi uzerine egilelim.

Birine ateist oldugunuzu soylediginizde genellikle ilk tepki, ya da gelen ilk sorulardan biri "Nasil inanmayabilirsin, peki o zaman evren nasil olustu (ya da hayat, canlilik, vs)?" sorusudur. (Hatta boyle de sormazlar, "Peki o zaman evreni kim yaratti?" gibi onyargi dolu, sartlanmis bir soru sorarlar). Tipik inancli, bir soruya cevap vermek ile, bir konudaki gercegi ve dogruyu bulmak arasindaki farkin bilincinde degildir.

Bir soruya verdiginiz cevap, sizin o konudaki delilsiz inanciniza dayaniyor olabilir, bir bilimsel gercege dayaniyor olabilir, gunluk hayatta yasanan tecrubeler sonucu edinilen onyargilara dayaniyor olabilir, bir bilimsel hipoteze dayaniyor olabilir, biraz delillerle desteklenmis, dolayisiyla teori mertebesine ulasmis bir fikre dayaniyor olabilir. Ya da ailenizden, ogretmeninizden, camide vaaz veren hocadan duyup hazir olarak aldiginiz ve sorgulamadan kabul ettiginiz bilgilere dayaniyor olabilir. Ya da kendi kafanizda bazi delillere dayandigina inandiginiz, ama aslinda zayif bir bilimsellik iceren bir yontem uygulamaniz yuzunden aslinda gecerli bir sekilde kanitlamadiginiz, fakat bu durumun farkinda olmadiginiz bazi fikirlerinize dayaniyor olabilir.

Fakat cevabiniz neye dayanirsa dayansin, surasi bir gercek ki, bir konuda sizin cevabiniz, o konudaki somut gercek ile ortusmek zorunda degildir. O konudaki somut gercek henuz dunya uzerinde hickimse tarafindan bilinmiyor olabilir. Ya da biliniyor ama siz bilmiyor olabilirsiniz. Ya da kismen biliniyor, fakat siz kendi verdiginiz cevaplarda bosluklari doldurup, bu cevabi tamamen veriyor olabilirsiniz.

Bir konuda kendi tavrinizin ne oldugunu ve yukarida anlattigimiz hangi tur dayanaga dayanarak bu cevabi verdiginizi durust bir sekilde analiz etmediginiz takdirde, hem temel konularda, hem de cok daha basit konularda sikca yanilmaya mahkum olursunuz.

Ozellikle de en temel felsefi konularda, henuz, insanligin bu asamasinda verilen cevaplarin tam olmadigini, dunya uzerinde bu konularda son sozu soylemeye kimsenin otoritesi olmadigini, acikca bu sorularin henuz cevapsiz oldugunu anlamak ve bu gercegi kabullenmek zorundasiniz. Bu, bu konularda bir inanciniz, kabulunuz ya da fikriniz olmamasi gerektigi anlamina gelmiyor. Ama fikriniz ne olursa olsun, bunun dayanaginin ne oldugunu iyi analiz etmeniz ve bu fikirlerinizi mutlak gercekler olarak lanse etmemeniz gerekir.

Ateist kisi, durustce cevap verebilecegi sorularin neler oldugunu bilir ve soyler. Cevap veremeyecegi, ya da verse bile bu cevabin supheli, ya da kanitsiz oldugu durumlarin da genellikle bilincindedir ateist. Bilincli ateist, kisisel fikirler ile mutlak dogrular arasindaki farkin bilincindedir. Bu farkin bilincinde olmamak, genellikle saf inanclilara ozgu bir durumdur.

Gelelim, bu sorulara cevap vermeden nasil ateist olunacagina. Aslinda ateizmin ne oldugunu, tanimini ve anlamini ogrenmis biri, bunun cevabini kendisi verecektir.

Ateizm, bir reddir. Felsefi sorulara bir cevap, bir aciklama degildir. Cevap ve aciklama olan teizmdir, dini inanclardir. Evrenin nasil olustugunu, bu olusumdan kimin ya da neyin sorumlu oldugunu, vs. acikliyor olma iddiasinda olan fikir teizmdir. Aslinda teizm de cevap verdigini zannediyor olmasina ragmen, bu tur konularda verdigi cevaplar ya yetersiz, ya celiskili, ya acikca yanlis, ya da aslinda cevap bile olmayan ici bos aciklamalardir. Fakat bu ayri bir konu. Bu yazinin konusu acisindan isin bu kismi onemli degil. Onemli olan, iddia ile gelenin teist olmasidir. Ateist ise, bu iddiayi degerlendirip, icinde yanlisliklar, celiskiler, tutarsizliklar, ya da acikca gercege aykiriliklar buldugu icin bu iddiayi reddeden kisidir. Bu is bu kadar basit. Dolayisiyla, ateist, "Senin iddialarin gecersiz" diyen, ve bu konuda gerekce veren kisidir. "Senin iddialarini kabul etmiyorum, cunku benim iddilarimla ortusmuyor" diyen kisi degildir ateist. Bu daha cok bir inancli ile, baska bir inanc koluna bagli baska bir inancli arasinda gececek turde bir konusmadir. Bir inancli, baska bir inanclinin fikrini, kendi fikri ile bagdasmadigi icin kabul etmeyebilir. Fakat bir ateist acisindan durum farklidir. Ateist, inanclinin dile getirdigi fikrin ya da iddianin icerigi sebebiyle karsi cikmaktadir iddiaya. Kendisi gercek dogruya sahip oldugunu dusundugu icin degil.

Ya da ateist, inanclinin dile getirdigi fikrin icinde tutarsizlik ya da celiski bulmuyor, fakat sadece fikrin dayanaksiz bir spekulasyon oldugunu goruyor ve onun icin reddediyor da olabilir. Cunku bir aciklama kendi icinde celiskili veya tutarsiz olmasa bile, bu onun dogru oldugu anlamina gelmez. Bir olguyu aciklamak icin 10 tane degisik aciklama getirilebilir. Ama bunlarin sadece birisi gercektir. Digerleri yanlistir. Hangisinin gercek oldugu acikca gosterilip kanitlanmadigi takdirde, rastgele getirilen herhangi bir iddiayi, sirf dayanaksizlik yuzunden reddetmeye hakki vardir objektif dusunen kisinin. Inancli arkadaslarin bunu anlamalari gerekiyor. Yaptiklari aciklamalarin kulaga mantikli geliyor olmasi da yetmez (ki dini aciklamalarda durum bu da degil, cunku yapilan aciklamalar da kendi icinde tutarsiz, ya da celiskili), hem kulaga mantikli gelmesi, hem de dogruluguna dair gecerli delil olmasi gerekir bir fikrin kabul edilmesi icin.

Dayanaksiz iddialar karsisinda takinilacak varsayilan tavrin "red" olmasi gerektigini inancli arkadaslar kavramalidir. Aynen mahkemelerin suclulugu kanitlanana kadar sanigi sucsuz kabul etmesi gibi. Burada nasil sanigin suclulugu konusundaki iddia kanitlanmadigi surece, sanik hakkinda takinilan varsayilan tavir sanigin sucsuzlugu yonundeyse, benzer sekilde, evrenin sebebi konusunda dayanaksiz iddia getiren kisinin iddiasi, bu iddia kanitlanana kadar reddedilmek zorundadir. Yoksa birbiriyle celisen farkli fikirler ve aciklamalar karsisinda takinilacak tutarli ve objektif bir tavir mumkun olmaz. Bu prensibi kavramamis kisinin, ateizmi tam anlamiyla anlamasi da mumkun degildir.

www.ateizm.org sitesinden alınmıştır

Yorum Gönder

5 Yorumlar

  1. Dünyaya gelen her insan bir kader programına tabidir. İnsanın ne yapacağını, başına ne geleceğini Yüce Allah ezeli ilminde biliyor. Ancak Allah’ın bilmiş olması, insanın o işi yapmasını zorlamaz. Çünkü Allah, insanın önüne sonsuz seçenekler koymuştur.

    İnsan kendi iradesini kullanarak, hangi yolu tercih ederse, Allah onu yaratır. Dolayısıyla sorumlu olan insanın kendisidir.



    Bu meselede şöyle bir örnek verilir: Bir apartmanın üst katının nimetlerle, bodrum katının ise işkence aletleriyle dolu olduğunu ve bir kişinin bu apartmanın asansörü içerisinde bulunduğunu farz edin. Kendisine, apartmanın bu durumu daha önce anlatılmış bulunan bu kişi, üst katın düğmesine bastığında nimetlere kavuşacak, alt katın düğmesine bastığında ise azaba uğrayacaktır.

    Burada iradenin yaptığı tek şey, sadece hangi düğmeye basılacağına karar vermesi ve teşebbüse geçmesidir. Asansör ise, o kişinin gücü ve iradesiyle değil, belirli fizik ve mekanik kanunlarla hareket etmektedir. Yani, insan üst kata kendi gücüyle çıkmadığı gibi, alt kata da kendi gücüyle inmemektedir. Bununla beraber asansörün nereye gideceğinin belirlenmesi, içindeki kişinin iradesine bırakılmıştır.

    İnsanın kendi iradesiyle yaptığı bütün işler, bu ölçüyle değerlendirilebilir. Mesela; Cenab-ı Hak, meyhaneye gitmenin günah, camiye gitmenin ise faziletli olduğunu bildirmiştir. İnsan ise kendi iradesiyle, örnekteki asansör gibi her iki yere de gitmeye müsaittir.

    Hangi düğmeye basarsa, yani nereye gitmek isterse, beden oraya doğru hareket etmekte, dolayısıyla da gideceği yerin mükafatı veya cezası o insana ait olmaktadır.

    Evlilik de böyledir. Evlenecek insanın önünde çok sayıda seçenekler vardır. Nasıl birisini istemek sizin elinizde. Tercihinize göre Cenabı Hak da yaratır. Allah’ın bilmesi böyle bir tercihte bulunmanızı zorlamaz.



    Gayr-i müslim birisiyle evlenmede islam’ın getirdiği ölçü şöyle: Müslüman bir erkek ehl-i kitab olan Musevi ve Hristiyan bir kadınla evlenebilirken, ehl-i kitab olmayan gayr-i müslim bir kadınla evlenemez.

    Bunun yanında, Müslüman bir kadının ehl-i kitab da olsa gayr-i müslim bir erkekle evlenmesine izin vermiyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah benim üst kata mı çkacağımı yoksa alt kata mı ineceğimi biliyor mu bilmiyor mu? Mesela x adlı bayanla evleneceğim kaderimde var mı? Eğer Allah her şeyi biliyorsa veya kaderimizi biliyorsa benim x kişisiyle evleneceğimi de bilir. Ben de gidip y kişisiyle evlenmeyi seçtim diyelim. E o zaman Allah kimle evleneceğimi bilememiş olur. Yani mecbur x kişisiyle evlenicem çünkü kaderimde bu var. Eğer evlenmezsem tekrar belirtiyorum allah yanılmış olur, kaderle gerçek uyuşmamış olur.
      En baştaki asansör örneğine de değinelim istersen. Allah hangi kata çıkacağımı biliyorsa benim hangi düğmeye basacağım bellidir. Yani yapacağım şeyi allah biliyorsa nasıl allahın bildiğinden farklı bişey yapabilirim. Bunu da düşün istersen

      Sil
  2. evet bu açıklamanız inananlar için güzel bir uyarı, önyargılı olmamak lazım. fakat aslında inançlılarınki önyargı değil sadece inanç. yazıdaki mantıkla siz aynaya bakarmısınız biraz. doğrudur, inançla bilgi arasındaki farkı çoğumuz bilmeyiz, için ayrı bir eğitim gerekir. Fakat ateistler yazınızdanda anladığım kadarıyla bu farkı bildiğinizi idda ediyorsunuz. Evet bizim Allah yada yaradılış hakkında inançlarımız var. farkı bildiğinize göre bizim bu inançlarımızı ispatlamamızı beklememeniz gerekir. Çünkü ispatlı olsa inanç değil bilgi olur değil mi? o zaman sizinde inkar etme durumunuz olmaz.
    Siz bilim ve inanç sahalarının farklı sahalar olduğunu biliyorsunuz ikisinin de farklı yöntemleri olduğunu biliyorsunuz değil mi? bilim tamamen akla ve deneye dayanırken, inanç nakle ve sezgiye dayanır. tabi inanç sahasında da akıl yürütebiliriz, kuran defalarca tefekkür etmemizi ister. ama düşüncemizin rehberi gene nakildir. ilim yada bilim her ne derseniz ulaşılması mümkün olan aklın alabileceği şeylerle uğraşır, sahası sınırlıdır. oysa inanç sahası sınırsızdır. hem ilmin alanına girer hemde dışında kalan herşeyle uğraşır. ben -yada inanan birisi- diyorum ki allah var ve sonsuz kudret sahibi ben buna inanıyorum. siz diyorsunuz ki iddanı ispatla. nasıl söylüyorsunuz bunu, eğer bilgi ile inanç arasındaki farkı biliyorsanız. Ben bilim adamı değilimki inanan bir müslümanım, inandığım şeyi neden ispatlamak zorunda olayım. akla aykırı bir şeyde görmüyorum herşeyin içinde tezatlarda olabilir niye akla aykırı olsun, beşiktaş formasında siyahla beyaz var diye böyle bir spor kulubü yok mu diyecez. şimdi gelelim sizin idda sahibi olmayışınıza; yazınızdan anladığım kadarıyla, diyorsunuz ki, Allah yok demiyoruz, ama sizin inançlarınızdaki tezatlardan tutarsızlıklardan dolayı inancınızı reddediyoruz. o zaman kendinize niye inançsız diyorsunuz ki, siz bizden daha inançlısınız, tezatlardan eksikliklerden Allah'ı tenzih ediyorsunuz, bizim inancımızdaki eksiklikleri gösteriyorsunuz heralde.

    yok ama biz Allah'a hiç inanmıyoruz diyorsanız işte bu asıl önyargı olur. Çünkü siz söylediklerinizi bilimin ışığından geçirdiğinizi söylüyorsunuz. bizimki sadece inanç, bilgi demiyoruz hiç bir zaman kaynağı kuran, inanıp inanmamak herkesin kendi tasarrufudur. Ama bilimden bahsediyorsanız asıl idda orda vardır. Allah yok derseniz, ispatlamak zorundasınız, ispat yoksa o da inanç olurki, siz kendinize inançsız diyorsunuz. Bunu kabul etmezsiniz heralde. E o zaman da siz inançsız değilsiniz, olsa olsa şüphecisiniz, o da çok abes değil. Müslüman yada başka dinlere inananlardada var o kadar şüphe.

    YanıtlaSil
  3. Merak ettim okudum. ateizm nedir diye? Önce siz beni ön yargılı gördüğünüzü bu ön yargılardan uzak olarak bakmanızı söylediniz yazıda ve baktım. Sonra ben size ön yargılı olmamanızı birde öyle bakmanızı söylüyorum. Yazınızda aslında herşeyi kendiniz itiraf ediyorsunuz. Okudunuzda hep çelişkiler içinde. İnançlar çelişkili olduğu kadar ateizm sorulara cevap vermekte olmadığını göstererek aslında onunda bir yönde tıkandığı çeliştiği ortaya çıkıyor. Ön yargılı olmadan düşünün sizde. Cevap vermediğiniz yada cevap verirken sadece başkalarının dediklerini satmakla olmaz. Elbet insan kendini sorgulamalı kuzu kuzu gitmemeli ama saptığı yolunda doğrulunu netliğini aramalısın.

    YanıtlaSil
  4. Bir de şöyle bir çelişki var.
    Çok okuyan ateist olmaz bilakis yaratıcıyı görür delirmekten korkar ve iman eder alnı secde eder..

    Ben çocukluğumdan beri karalarım çizerim birşeyler..Children of bodom ,cradle of filth dinlerdim önceleri azardım hep.karikatürler patlıcan burunlar çizerdim.Ama son bir senedir konsept değiştirdim.Çizim tableti alıp dijital kalemimle anatomik ve gerçek çizimler, dokular ve tasarımlar üzerine çalışmaya başladım..Çizimleri ilerletmek için maddeyi doğayı yapıyı bol bol inceledim hep.ve bir gün yapıların dokusunu incelerken apansız bir tokat yedim aniden. hakikatın tekrar tekrar farkına vardım ve değiştim artık eski ben değilim resmen imana geldim, destur çektim, tövbe ettim ve tırstım.gene çiziyorum merak etmeyin hem de daha güzel.ama gündelik hayatım ve düşüncelerim çok değişti.

    Sizlere saygım var ama nacizane bir ricam inceleyin ve görün başka bi'şey demiyorum.

    İman ederim..Heavy metalde dinlerim H.R.Giger'ın çalışmalarınıda severim..(:

    YanıtlaSil

Küfürlü, aşağılayıcı, hakaret içeren, içinde fikir barındırmayan ve yazı içeriğiyle ilgili olmayan yorumlar yayınlanmayacaktır.

Emoji
(y)
:)
:(
hihi
:-)
:D
=D
:-d
;(
;-(
@-)
:P
:o
:>)
(o)
:p
(p)
:-s
(m)
8-)
:-t
:-b
b-(
:-#
=p~
x-)
(k)